İkinciyi Yap!

Geçenlerde annem aradı, dedi ki; "Bak teyzem bize gelecek, seni de en son neredeyse çocukken gördü, 95 yaşında yaşlı kadıncağız, al Ege'yi gel, görsün sizi de"

"Tamam" dedim, babaannemle büyüdüğüm, çokça zaman geçirdiğim için severim ben yaşlıları zaten, çok bilge gelir sohbetleri, keyif alırım.

Neyse gittim yani.

95 deyince ben de sanıyorum ki bi gözü toprağa bakıyor, son arzusu bizleri görmek.

Bu teyze bi geldi, şıkır şıkır, dinç, ben yanında 95 yaşında kaldım:) Sanki töre dizilerinde anne rolünde oynuyor da setten çıkmış annemlere gelmiş gibi. Öyle bir duruş, öyle bir tavır.

Aaaa bi sağlıklı, bi aklı başında anlatamam. Maşallah!

Öyle ki; yemekte bir şey anlatıyordum lafım bölündü konu kapandı.

Bu teyzelerin teyzesi bana döndü; "Sen bir şey anlatıyordun kızım bölündü, devam et" dedi.

Ne anlatıyordum acaba? Unuttum ki ben. Ben unuttum o unutmamış aklında tutmuş.

"Unuttum hi hi hi, neyse önemli değildi" dedim.

"Konu şuydu..." dedi. Hatırlattı.

Anammm ben alzheimer'ım, o değil resmen.

Sonra yemek yendi masa toplanıyor biz o sırada bu teyzeyle baş başa kaldık.

Kıstırdı beni de diyebilirim.

Dizlerimiz dip dibe. Diz kemikleri değiyor dizime, gözleri gözümde.

Yaklaştı alakasız bir şey konuşurken;

"İkinciyi yap!" dedi.

Neyi? Birinci neydi ki? diye düşünürken ben.

Anlamadığımı anladı.

"İkinciyi yap diyorum!!" dedi gözleriyle Ege'yi göstererek.

"Haaa, o ikinci, yok yaa biz düşünmüyoruz" dedim.

Dizlerini dizlerime gözlerini gözlerime dayadı, kaşlarını kaldırdı;

"Ne demek düşünmüyoruz?" dedi.

Kalakaldım.

"Yeter yani 1 tane, okullar falan da pahalı, bunu iyi yetiştirelim yeter" dedim.

Demez olaydım. Hemen yapacağım deseydim. Dilim kopsaydı düşünmüyoruz demeseydim!

Bir yükseldi bana.

Ellerini yukarı kaldırıp dizlerine şak! diye indirdi.

Öyle ki rüzgarı benim dizlerime çarpıp oradan yüzüme sekti. Anladım, bu sert esinti fırtınanın habercisiydi, hayra alamet değildi ama çok geçti...

"Bunlar hep Emerika'nın planı işte, genç nesil tükensin istiyorlar! Bir özel okul sevdası, bir kolej merakı, ne var yani düz okula gitse, ama yoooook hep özenme, hep daha fazla imkan isteme, hep bi marka!!!" dedi.

O an "Kahrolsun emperyalizm!" diye bağıracaktım öyle kanıma girdi, öyle geçirdi bana duyguyu!:))

"Yani sadece o da değil, benim gücüm yok ikinciye" dedim sessizce.

"Ne demek gücüm yok! 10 çocuk doğuran kadınların nasıl varmış, o kadınlar insan değil mi? Ben sana üç demiyorum, iki diyorum!"

İç sesim; Allah razı olsun yaa!

Dış sesim; "Haklısınız teyzecim, ikinci düşünülebilir"

Yeter ki konu değişsin 5'e bile okeyim:))

Ama teyze coştu, "düşünülebilir" diyorum hala devam ediyor.

"Şımarıklık, bencillik başka bir şey de-gil!"

"Değil" dese sanki yumuşama payı var, ama "de-gil" oradaki g bile yumuşamamış, teyze hayatta yumuşamaz. Anlıyorsun kadın net.

Bir göz, bir nefes arıyorum o sırada beni teyzeden kurtaracak, biraz daha yalnız kalırsak resmen kadın beni düşünce gücüyle hamile bırakacak çünkü!:) Yüklendikçe yükleniyor, gaza getiriyor resmen.

O sırada annem girdi içeri, canım annem, sırtımı yasladığım dağ!

Ohhhh diyorum içimden. Kapatır konuyu, su filan ister benden şimdi. Kurtarır beni iki gözümün çiçeği.

Ama gelişine lafa girdi o da dertli gibi

"Şimdiki gençler rahat teyzecim, yapmıyorlar valla ikinciyi"

Yahu kadın! Sen bana hiç ikinciyi yap dedin mi?

Birinciyi bile yap demedin:)

Karışmazsın ki sen öyle şeylere! Teyzesinin yanında gaza geldi resmen.

"Olmaz böyle bencillik, böyle şımarıklık olmaz!" dedi teyze diz altı naylon çorabını hırslı bi şekilde yukarı çekip "şrank" diye lastik sesiyle tek el ateş etmiş gibi bir ses çıkararak!"

"Tez vurula kellesi!" diyecek birazdan ben de hissedilen o! Ellerimi kaldırıp teslim olmuşum zaten çoktan ama o ikna olmamış.

Ege'ye döndü "Kardeş istiyor musun bakiiim sen?" dedi.

Yahu benim çocuğum kardeşi bilmiyor ki, hiç lafı geçmedi.

"Evettt" dedi bizimki.

Kek sanmıştır o onu, bi pasta çeşidi fln.

Ne'li kardeş istersin? desen, "çilekli" der eminim:))

"Bak çocuk da istiyor gördün mü?" dedi.

"Gördüm, tamam söz yapıcam" dedim

İki gözüm önüme aksın yapıcam, düş yakamdan be kadın!

Sonra dedi ki; "Getir bakayım oğlunu ensesine bakayım, eskiden "ultrasyon":) mu varmış? Ben kaç kişiye söyledim hepsi çıktı, bakalım sonraki ne olacak?"

"Tamam" dedim "söz" dedim kurtulayım diye, şimdi de cinsiyet çıktı başıma.

Rabbim beni mi sınıyorsun!?

Getirdim uçak pozisyonunda çocuğu, eğdim önüne doğru. Baktı.

"Arkası erkek bunun" dedi.

"Aaaa kız değil mi?"

"Degil"

Yine yumuşamadı g, demek ki kesin kız değil:))

O an boş bulunup;

"Ayy bi de erkek, o zaman hayatta yapmam" dedim.

Bi' baktı bana. Hemen kendime geldim. "Hi hi hi şaka şaka, söz verdim yapıcam!"

Şimdi 95 yaşında, en son 15 sene önce görüşmüşüz, en iyi ihtimal 15 sene sonra görüşeceğiz, zaten 110 yaşında yaşamaz herhalde diye, söz söz diyorum sürekli:)

Ama görüşmemem lazım bir daha, çünkü unutmuyor.

Yahu benim rahmetli babaannem 70 yaşındayken; bir dakika önce konuştuğu konuyu unutur "Ahhh Ecevit ne adamdı yaa, hey gidi Karaoğlan!" derdi:))))

Bu öyle de degil, pardon değil:)))

Öyle kaptırdım öyle inandım ki ama; Bir daha bakar mısınız, kesin erkek mi?" dedim.

Sanki hamileyim, doktora soruyorum:))

Bir daha baktı "evet erkek" dedi.

Üzüldüm.

Çok üzüldüm.

Bari ikinci kız olsaydı diye içerledim.

Neyse iki erkek oynarlar fln dedim kendi kendime.

Sonra gittiler, ben de mutfağa girdim bi' sigara yaktım.

O an aklıma hamile olduğum geldi

Şunu da içmiiiim dedim.

Hiç hazır değildim, çok ani oldu

Rakı içesim vardı benim, içemicem de.. derken kendime geldim

Aaaa ne hamilesi be! dedim

Ayyy değilim valla billa!

Mesaj attım eşime "Akşam rakı içelim, kutlama yapalım" diye.

"Neyi kutluyoruz?" dedi.

"Uzun hikaye:)" dedim.

Gerçekten uzun hikaye, çok uzun hikaye!

Ama hamile de-gilim.

"Degilim!" İşteee

Ohhh degilim:)))