Hangi durumlarda arabulucuya gidilebilir?
Hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk kanununa göre, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği uyuşmazlıklarda arabulucuya gidilebilir. Bu şu demek: eğer insanlar kendileri anlaşarak bir uyuşmazlığı çözümlendirebiliyolarsa yani bir davanın içinde, davanın herhangi bir aşamasında "hakim bey, hakim hanım biz anlaştık, artık bunu bu şekilde bu anlaşmayla bitirmek istiyoruz" diyebiliyorlarsa, bu tarz uyuşmazlıklarda arabulucuları gitme mümkün.
Şimdi bunları nasıl örnekleyelim. Örneğin işçi ve işveren uyuşmazlıkları bir işçinin işten çıkarılması durumunda, işçi alacağı doğduysa işverenine karşı açacağı bir alacak davasını mahkemeye taşımadan arabulucuya giderek arabulucukla çözmesi mümkün olabilir. Aynı şey işveren içinde söz konusudur. Arabulucukta her iki tarafın da istemesi gerekiyor.
Başka bir örnek, bir trafik kazası sonucunda oluşan bir tazminat gene arabuluculuğa konu olabilir. Kira alacakları arabuluculuğa konu olabilir. Ticari uyuşmazlıklar, sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklar arabuluculuğa konu olabilir. Boşanma davaları direkt olarak arabuluculuğa konu olamasa dahi yasaya göre, boşanmanın sonuçlarına ilişkin bir anlaşma yapma konusunda kayıtlı arabuluculardan yardım almak her zaman mümkündür. Hatta ve hatta taraflara çok daha büyük kolaylık sağlayacaktır. Anlaşarak bir konuyu çözümlemek daima çok daha konforlu bir alandır.