1585

Nigar'ın 37. Günü

Ferit yatak odasına doğru kararlı adımlarla gitti. Kapıda bir an bekledi. Derin bir iç geçirip içeri girdi. Keriman yatağına yatmak üzereydi. 

FERİT- Keriman… 

Keriman kocasına bakmamaya çalıştı. Ağlamak üzereydi. Ferit yavaşça yatağın kenarına oturdu. 

FERİT- Keriman biraz konuşalım mı? 

Keriman böyle başlayan cümlelerin iyi devam etmeyeceğini biliyordu. Kocasına cevap vermediği gibi yüzüne de bakmadı. Duymak istemiyordu. 

FERİT- Keriman lütfen dinle beni. Doğal olarak çocuk doğurmak istiyorsun anlıyorum ama… Bir çocuk sahibi olmak, onun sorumluluğunu almak… Ben bunu yapabileceğimi sanmıyorum. Anla beni. Biliyorum isteklerini karşılayamıyorum. Bu nedenle de… 

KERİMAN- Sus! Devamını dinlemek istemiyorum! Sus! 

FERİT- Keriman, bu oyunu daha ne kadar sürdürmek istiyorsun? 

KERİMAN- Ne oyunu? Evliyiz biz artık anla. Sana yaranmak için, senin beni sevmen için elimden gelen her şeyi yapıyorum! Oyun değil bu, seviyorum seni! 

FERİT- Keriman, ben seni hiç incitmek istemiyorum biliyorsun. Bu evlilik sen istediğin için var. Ben zaten… 

KERİMAN- Ferit sus artık ne olur? Beni sevmediğini biliyorum ama bir gün her şeyin değişeceğine inanıyorum ben. Senin karın benim, o değil! Artık gör beni ne olur? 

Ferit gerildi. Keriman kırdığı potu anlamıştı. 

KERİMAN- Öyle demek istemedim. Yani..Ferit ayağa kalktı. 

FERİT- Bu konuyu bir daha açmayacaktık hatırlıyorsun değil mi? Her şeyi geçmişte bıraktım ben. 

Keriman sinirle kalktı ayağa.  

KERİMAN- Geçmişte bıraktın öyle mi? Hala her saniye onu düşündüğünü bilmiyor muyum ben? Onu her gördüğünde gözlerindeki aşkı görmüyor muyum? Sırf onu görebilmek umuduyla yıllardır bu köhne mahallede oturduğumuzu anlamıyor muyum sanıyorsun? Yeter artık! Beni incitmek istemiyormuş! Daha kötü nasıl incitebilirsin ki? Aynı evde yaşıyoruz ama sanki bir ölüyle beraberim! Bana saygılı olmanı değil beni sevmeni istiyorum! Beni karın olarak görmeni istiyorum! Bana sarılmanı, bana çocuk vermeni istiyorum! Sen ise kurulmuş bir oyunu sessizce oynuyorsun! Benim tek suçum seni sevmek! Sırf annen bu evliliği istedi diye annenden de benden de nefret ediyorsun! Neden? Neden evlendin benimle o halde? Gidip Nigar’la evlenseydin? Korkak davranmasaydın? Neden beni de yaktın, neden? 

Ferit karısından bu çıkışı hiç beklemiyordu. Ama bir anda içi boşaldı, rahatladı. ‘Evet ya, bu oyunu bitirmeliyim’ diye düşündü. 

FERİT- Haklısın. Sonuna kadar haklısın. Ben kurallarını bile bilmediğim bir oyunun içindeyim. Ben neden seninle evlendim? Neden annemi dinledim? Konu bunlar değil bence. Esas konu ikimizin gerçek bir evlilik yaşamadığı. Bak şöyle yapalım. 

Keriman korkuyla baktı Ferit’e. Ferit’in yüzünde daha önce hiç böyle bir ifade görmemişti. 

FERİT- Sen çocuk doğurmak istiyorsun. Biz medeni iki insan gibi ayrılalım. Senin doğurma yaşın geçmeden başka birini bul evlen, çocuk doğur. Ben ise oyunumu oynamaya devam edeyim. Hiç değilse ikimiz de her gün bu evde zoraki konuşmalar yapmak zorunda kalmayız. Hem de birbirimize saygımız kalır.Ferit bunları söyleyip odadan çıktı. Keriman arkasından büyük bir boşluğa bakar gibi kaldı. Bütün kanı çekilmişti. 

 -o- 

Sabah Nigar hızlı adımlarla işe giderken Sinan halasının sağından solundan neşeyle geçmektedir. 

SİNAN- Benim güzel halaaam, hala mı kızgınsın bize? 

Nigar cevap vermez. 

SİNAN- Hadi be hala? Sen böyle davranınca benim dünyam kararıyor. Bu Lale salağı sana ne yaptı bilmiyorum ama, istersen ben onun ağzını burnunu kırarım. 

Lale arkalarından başı önünde gelmektedir. 

SİNAN- Bak söz bundan sonra ev işlerini de biz yapacağız, söz. Değil mi kız? 

Lale cevap veremedi. Nigar adımlarını hızlandırdı. Caddeye çıktıklarında Nigar bir anda ilk geçen dolmuşa el etti. Ve çocuklar daha anlayamadan bindi. Dolmuş hareket ederken çocukların şaşkın yüzünü gördü. İçine bir sızı saplandı. Lale’nin dolan gözlerini, Sinan’ın şaşkın ifadesini gördüğünde dolmuş ilerledi. İnmekle inmemek arası kararsız kaldığında çocuklar çoktan geride kalmıştı.

ARKASI YARIN....

Bu eser tüm haklarıyla onbi.tv'ye aittir.