1648

Nigar'ın 8. Günü

Gecenin hüznünü ve yükünü her sabah geride bırakan Nigar, koşturarak kahvaltı masasını toplamaktadır. Dışarıdan korna sesi duyulur. Sinan hemen pencereye koşar. İki genç “gel hadi” gibilerden el sallamaktadırlar. Sinan hemen ağzındaki lokmaları ağzına tıkarak koşar.

SİNAN- Ben çıktım!
NİGAR- Sana da kolay gelsin! Sinan dışarı çıkınca Lale saçını taramaya devam ederek tülün arkasından dışarı bakar. Sinan arkadaşlarıyla gürültülü ve gülerek konuşmaktadır. Lale, Cem'i izler. Nigar onun arkasında durarak nereye baktığını anlamaya çalışır gülümseyerek. Sonra hissettirmeden çekilir ve seslenir.
NİGAR- Kızım hadi sallanma geç kalacaksın! Lale sıçrar.
NİGAR- Ağabeylerinle git istersen, seni okula bıraksınlar.
LALE- Yok hala, ben seninle çıkarım.Sinan paldır küldür içeri girer.
SİNAN- Hala biraz para versene!
NİGAR- Ben de bugünü bayram ilan edecektim, para almadan çıktın diye.Arkasını döner, sutyeninden bir yirmi lira çıkartır, verir. Sinan paraya beğenmeyen gözlerle bakar.
SİNAN- Bu ne hala ya? Çocuklarla şeye gideceğiz.
NİGAR- Neye?
SİNAN- Yani, yeni ingilizce ders kitapları alacağım, haftaya sınav var.
NİGAR- Ben de salaktım.
SİNAN- (dışarı doğru bakar) Hadi hala ya, bekliyor çocuklar!Nigar bir on lira daha verir.
NİGAR- Yürü git be! Sinemanıza yeter! Sinan fırlar çıkar arkasından bağırır.
NİGAR- Okuldan sonra git bari!Lale camdan bakar, Sinan arabaya atlar, basıp giderler. Nigar annesinin yanına gider.
NİGAR- Anacığım biz çıkıyoruz.
LEYLA- Bu çocuk bu delilerle gezmese ya…
NİGAR- Ne diyeyim anne, genç o… (düşünceli) Bu zengin piçleri harcamaz onu inşallah. 

 -o-

Nigar konağın mutfağında düşünceli bir şekilde hesap kitap yapmaktadır. Ocağın üstünde üç çeşit yemek pişmektedir. İçeri giren Sabiha hanımı fark etmez. 

SABİHA- Yemek mi yapıyorsun, bulmaca mı çözüyorsun ayol?! Nigar oturduğu yerde sıçrar.
NİGAR- Ödümü patlattın Sabiha hanım ya, aşkolsun!
SABİHA- Sadece gizli kapaklı işler çevirenler korkar, ne yapıyordun bakayım?
NİGAR- (kinayeli) Yemeğe katacağım lezzetin tadını tuzunu hesaplıyordum hanımcığım. 
SABİHA- Çok komik… Konuşma da bana bir kahve yap! Sabiha çıkar, Nigar arkasından tükürür gibi bakar. İçeri giren Hicran Nigar’ın bakışından ürker.
HİCRAN- Aa, ne oldu abla kız? Niye öyle katil katil bakıyorsun?
NİGAR- Az kaldı, elimde kalacak bir gün ama neyse…Valla paraya bu kadar ihtiyacım olmasa bir dakika durmam burada! Şu manyağa bir kahve yapsana.
HİCRAN- Tamam abla.

 -o-

Nigar, iş çıkışı kalabalık caddede yorgun ve dalgın ayaklarını sürüyerek yürümektedir. Usulca bir şarkı mırıldanmaya başlar.

NİGAR- … Aşkımı bir sır gibi, senelerdir sakladım… Geceleri rüyamda, ismini sayıkladım…Yanı başında korna çalarak ilerleyen Mercedes’i bile fark etmez. Hamza camdan eğilip seslenir.
HAMZA- Nigar! Nigar şaşkın eğilip bakar.
NİGAR- Aaa, Hamza ne yapıyorsun burada?
HAMZA- Mahalleye gidiyorsan atla, anneme gidiyorum, seni de götüreyim.Nigar sevinçle biner…
NİGAR- Allahhh! Oturunca iyice yerleşir. Hamza sevgi dolu izler onu. Araba hareket eder.
NİGAR- Vay be! Bütün gün bulaşık yıkadıktan sonra eve mercedesle gitmek de varmış kaderde.Hamza ona yan gözle aşık ve şefkatli bir şekilde bakar. İçi acımıştır. Bir şey söylemez.
NİGAR- Şansa bak be! Alt caddeden gitseydim beni görmeyecektin, benim bugün canım sıkkın azıcık, ondan yolu uzatmıştım. Ama sen niye girdin ki bu yola? (kahkaha atar) Hani bilmesem “beni mi izliyorsun” diyeceğim! Hamza tedirgin olur.
NİGAR- Şaka be şaka! Vay be… Azıcık sürat yapsan, tadını çıkarayım biraz!Hamza Nigar'a bakar.
HAMZA- Nigar, gidip bir yerde çay içelim mi?
NİGAR- Evde yemek yok Hamza, beklerler… (bir an durur) Tamam be! Bugünde ekmek peynir yesinler! Hadi gidelim! Ama öyle yakın bir çay bahçesine falan değil, uzak bir yere gidelim ki sürat yapalım!Hamza sevinçten deliye döner ama belli etmemeye çalışır. Gaza basar. Araba uçup giderken, Nigar kafasını dışarı çıkartıp bağıra çağıra şarkı söylemeye başlar.Hamza çok mutludur.
NİGAR- … Otomobil, uçar gider… Gönlüm gibi coşar gider… Ben talihin peşindeyim, talih benden kaçar gider…

ARKASI YARIN...

Bu eser tüm haklarıyla onbi.tv'ye aittir.